1 Ekim 2009

Perşembe

Sabah uyanıp bilgisayarımı açtıktan sonra, kocaman fincanımda kahve veya yeşil çay içerken google reader'ı açıp bir şeyler okuduğum, okurken de müzik dinlediğim zaman dilimi günümün en mutlu zamanı. Son zamanlarda hep böyle oldu. Akşama doğru içim kararıyor. Yazdan kışa geçerken yaşadığım değişimlerden biri de bu; yazın akşamları severim, sonbaharla birlikte sabahlar daha güzel daha mutlu hissettirir. O yüzden yazları öğleden sonraya kadar uyuyan ben şimdi gece ne kadar geç yatarsam yatayım geç kalkamıyorum.

Pazartesiden itibaren okul başlayacağı için sabah eğlencem bölünecek ancak bölünecek dediğime bakmayın zaten toplamda 2.5 gün okula gideceğim. 4. sınıf olmak böyle bir şey işte, memnun muyum, değilim. Son senemde okulda mümkün olduğunca çok zaman geçirmek istiyorum. Mezun olmak da istemiyorum. O kadar çok şey var ki birsürü sınavlar, yüksek lisans mülakatları, belki iş arayışları... Her şey stres, okulun bitmesini istemiyorum ben hazır değilim hiç.

500 Days of Summer. Şu sıralar en çok merak ettiğim film, uzun zamandır bir film vizyona girecek diye bu kadar heyecanlanmamıştım. Fragmanını açıp açıp izliyorum, o kadar sevdim ki anlatamam. Zooey ablanın hastasıyım zaten kendisi dünyanın en güzel insanı olabilir bence. Ayrıca başka bir film daha var beklediğim o da The Imaginarium of Doctor Parnassus. Johnny Depp, Heath Ledger, Jude Law, Colin Farrel aynı filmde yani daha ne olsun, Tom Waits de oynuyormuş. Fragmanını izledim, çok güzel olacağa benzer ancak 500 days of summer'ın aksine bu filmi daha bekleyeceğiz, marta kadar sanırım.

Friends'i, Seinfeld'i ve How I Met'i tekrar tekrar izlemekten hiç sıkılmıyorum hatta tam tersine ne zaman sıkılsam üçünden birinden herhangi bir bölüm açıp izliyorum, sıkıntım uçup gidiyor.

Kürk Mantolu Madonna hayatım boyunca okuduğum en güzel kitaplar top 10una üst sıralardan giriş yapabilir. Çok süper bi kitaptı, altını çizmekten eskidi kitap. Benim için zaten bir kitabın ne kadar güzel olduğu altı çizilmiş cümle sayısıyla doğru orantılıdır.

Çıkarken acayip ağrıtan sivilcelerden nefret ediyorum. Yani ufacık şey nasıl bu kadar acı verebilir bir türlü anlayamıyorum. 2 gün ağrıyor, bir gün yetmiyor bile.

Son olarak şöyle bir şarkı var himym 502 de çalan, çok çok güzel: Goldspot- Rewind

3 yorum:

Anıl dedi ki...

Ben senin yerinde olsam okulda yatıp kalkarım bu sene. Zira bitince çok arayacaksın. Evet, özlüyorum. Ne olmuş!

Anıl dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
gokciii dedi ki...

özlersin tabi ya özlenmez mi :) ben de bitirmek istemiyorum, bir gün geliyor her şey bitiyor.