9 Temmuz 2012

insanlığın birçok teknolojik çabası başkalarını anlayabilmek üzerineyken neden bir türlü bunu başaramıyoruz çok merak ediyorum. telefonun icadını düşünüyorum mesela, bize uzak olan insanlarla konuşabilme imkanımız olsun diye telefon gibi bir şey icat ediyoruz. konuşabilelim, birbirimizi anlayalım, sesimiz uzaklarda da duyulsun diye. sonra o yetmiyor interneti icat ediyoruz. dünyadaki tüm insanları birbirine bağlayalım, tanıdığımız tanımadığımız herkesle iletişim halinde olabilelim, dünyanın bir ucunda çekilen acıları da canlı canlı görelim diye böyle bir şey yaratıyoruz. dilleri birbirine çeviriyor her dilde yazılan kitapları kendi dilimizde okuyabiliyoruz. sürekli anlaşmaya, sürekli birbirimize ulaşmaya çalışıyoruz. insanlığın tüm tarihi birilerine ulaşmak üzerine kurulu. düşünceleri aktarmak, uzakları da görebilmek, tanıyabilmek üzerine... bu kocaman insanlık macerasında tüm çabalar bunun üzerineyken neden hala bu kadar uzağız? birbirimize kablolarla, wirelessla telefonla mektuplarla, kitaplarla bağlı olduğumuz halde neden hala bu kadar yalnızız. neden anlaşamadık? neden dünyanın bu ucunda da öbür ucunda da insanlar hala mutsuz? tüm bu bağlantıları insanların üzüntüsünü görebilmek ama bunun hakkında hiçbir şey yapamamak için mi kurduk? o kadar çok araç, yollar, uçaklar, cep telefonları, sms, sosyal medya, posta teşkilatı, kitaplar, televizyon... acaba bunların hepsi sadece kendimizi anlatmak için mi? anlamaktan çok söz sahibi olmak, sadece kendimizi ifade edip rahatlamak için mi? yoksa "bir şekilde birbirimize bağlıysak o zaman aslında yalnız değilizdir" gibi bir fikirden yola çıkarak kendimizi kandırmaya mı çalışıyoruz? belki de tüm çabamız imkansız bir şeyi gerçeğe dönüştürme inadımız yüzündendir. öylesi çok mümkün görünüyor ki; farklı bedenlerin içinde yaşayan insanların her birinin dünyası bambaşkadır ve tüm dünyayı geçtim, iki insanın bile birbirini anlayabilmesi sadece bir ütopyadır. teknik olarak birbirimize bağlı olmamız, pratik söz konusu olduğunda sadece bir ayrıntıdır. ya da ben yine çok karamsarım.

Hiç yorum yok: