23 Mart 2008

Hayal etmek bana yeterdi.

Cılız bacaklı bembeyaz bir çocuktu.Yüzünde her daim sevgiye muhtaç,sarmalanmaya hasret bir ifade vardı.Ne zaman görsem onu ,içimden ona kocaman sarılmak,sarılmak ve sarılmak geçerdi.Kafasını koysun göğsüme,sonsuza kadar o şekilde kalalım,onun ihtiyacı olan tüm sevgiyi tek seferde vereyim isterdim.Mutluluk nedir diye sorarlar ya gereksiz bir şekilde işte ben o gereksiz soruya bile cevap verirdim.Ona sarılmaktı mutluluk ve asla elde edilemeyecek olandı .Sadece onu sevmenin hayali bile en büyük mutluluk kırıntılarını yağdırıyordu üzerime.Salt mutluluğa erişemiyordum sadece.Beyaz cılız çocuk uzaklardaydı ama yakındaydı.Benimleydi ve ben onu seviyordum.Kimse inanmaz, öyle böyle değil çok seviyordum.Hayatımı onu severek geçirebilirdim.O hasret dolu baktığı gözlerindeki beni sevmelisin ifadesine kurban olabilirdim.Yaşamanın bir anlamı varsa eğer bu olmalıydı.Ben zaten önemli bir şeyin parçaları olmalıyız düşüncesinden çoktan vazgeçmiştim. Hayat daha basit ve istenince anlamlanan bir şeydi.Bunu biliyordu cılız çocuk da.Bir insanı sevmek demekti her şey.Anlam buydu. Tek bir insanı sevebiliyorsak eğer herkesi sevebiliriz.Her zaman bir umut vardır,insanlık için bile.Ama umursamıyorduk insanlığı,ben umursamıyordum.Onu sevmek benim bulup bulabilceğim tek anlamdı.Diğer insanları da severdim ya, o başkaydı.Kendimden daha büyük severdim onu.Beni ne kadar seviyorsun diye sorsa 3 yaşındaki çocuklar gibi kollarımı açıp dünyalar kadar seviyorum seni demezdim.Kendimden daha büyük seviyorum seni derdim,beynimin algılayabileceğinden daha çok,dünyadaki tüm insanların birilerine olan sevgilerinin toplamından daha çok seviyorum derdim.Sormadı hiç.Ben yine de söyledim ara sıra boşluklara bağırarak.Sanki bir kere sarılsam eğri duran bir şey tak diye yerine oturacakmış gibi hissediyordum.Onun sevilmeye muhtaç ufak korunmasız bir çocuk olduğunu biliyordum.Sevsem onu çok ,acısını alabilsem, mutlu edebilsem,yalnızlıkta ortak olsak...

Kendi kendime sayıklıyordum yalnız bir gecede.Beyaz çocuksa cılız bacakalrıyla koşuyordu bir yerlerde,hala acı çekiyor ve acısını dindirecek birini bekliyordu.O kişinin ben olacağına neden inanmıştım ,bilmiyordum.Sadece doğru gelmişti belki de.Hayat devam ediyordu neticede,etmeliydi.Sadece sevmek de yeterdi, hayallerimde sarılsam yeterdi.Hayal etmek bana yeterdi.Ne de olsa yalnızdık her şekilde.

Hayal ettiğimizden fazlası değil ki hayat, düşüncelerimizden farklı bir şey değil ki anlam.Ah zaman olmasaydı...

2 yorum:

Adsız dedi ki...

bu yazın bana çok yakın geldi ben de bu tarz bir şey düşünmüştüm biri için .p arada hala düşünürüm onla hayal kurarım hatta ve biraz da işi abarttım bilmem bilir misin .p 'lucid dreaming' olayına girmiştim...  o kişiyi rüyamda görürdüm vs. .p

gokciii dedi ki...

lucid dreaming derin mevzu:)anlıyorum seni ama,rüyalar hayaller öyle yaşayıp gidiyoruz,onlar da olmasa herhalde çok daha çekilmez olurdu her şey.