8 Haziran 2008

Bir pazar öğleden sonrası eski bir dost gibisi yok. Eski bir dostla geçmişi hatırlayıp sohbet edip, çay içmek gibisi yok. Gelecekle ilgili korkularımızı paylaşıp, internetten saç modelleri beğenmeye çalışmak gibisi yok. Hayat çok kısa, o kadar çabuk geçiyor ki, çocukluğumuzu, ergenliğimizi, ilk yetişkinliğimizi, her şeyimizi paylaştığımız birlikte yıllar geçirdiğimiz bir dost üniversiteden mezun oluyor ve hayata atılıyor. Birçok şey değişiyor hayatında ve benim hayatımda da, ama birlikte yapılan her şey, tüm o güzellikler zamanın birinde asılı kalıyor, arada sırada anılar tazeleniyor ve her geçen gün üzerine yenileri ekleniyor. Bir pazar öğleden sonrası eski bir dostun sesi gibisi yok, onun sohbeti gibisi yok. Bu dünyada sayılı olsa da günlerimiz bir dostun desteği gibisi yok, onların hayatı yaşanmaya değer kılması gibisi yok. Her şey değişecek belki çünkü ne yazık ki hayat böyle ama biz hep aynı insanlar olarak kalacağız, o sahil kasabasında sabahlara kadar sohbet eden, birbirlerine yemekler yapan, birlikte macerelar yaşayan insanlar olarak kalacağız, büyüsek de, uzakalra gitsek de, ne olursa olsun, iki insan bir şeyler paylaştı mı onun geriye dönüşü yoktur, hep birbirleri için önemli olarak kalırlar, ne olursa olsun. Hem bir dostu mutlu görmek gibisi yok, en özlediğim zamanda onunla bir sohbet gibisi yok. Hep dostum olarak kal, nerde olursan ol.


Küçük Oli'den Aysu'ya

Hiç yorum yok: